
Federal Reserve’in 2025’te uyguladığı politika değişiklikleri, Bitcoin’in değerlemesi üzerinde belirgin etkiler oluşturdu; fiyat dalgalanmaları birçok kez %10’u geçti. Fed’in 29 Ekim’de uzun vadeli faizleri %0,25 indirmesiyle Bitcoin, piyasadaki beklentilerin aksine ertesi gün %4 değer kaybetti ve 12 Kasım’da 101.667 dolara kadar gerileyerek, faiz indirimi öncesine göre %10 düşüş gösterdi. Bu beklenmedik reaksiyon, genellikle düşük faizlerin kripto para değerlenmesiyle ilişkilendirildiği klasik piyasa algısına ters düştü.
Fed politikası ile Bitcoin fiyatı arasındaki bağ, özellikle faiz indirimi beklentisinin yükseldiği dönemlerde daha da dalgalı hale geldi. 2025 sonlarında Federal Reserve yetkilileri “hafif kısıtlayıcı” bir yaklaşım sinyali verdiğinde, Aralık ayı faiz indirimi beklentileri %70 oranında çökerek Bitcoin’in 126.000 dolardan 80.000 dolara keskin bir düşüş yaşamasına yol açtı. %36’lık bu gerileme, kripto piyasalarının doğrudan politika uygulamasından çok politika sinyallerine ne kadar hassas olduğunu gösterdi.
| Politika Olayı | Bitcoin Tepkisi | Fiyat Değişimi |
|---|---|---|
| 29 Ekim Faiz İndirimi (%0,25) | Düşüş | -10% |
| Fed “Hafif Kısıtlayıcı” Sinyal | Keskin Düşüş | -36% |
| Faiz İndirimi Beklentilerinin Artışı | Toparlanma | +11% |
Öte yandan, Aralık ayı faiz indirimi beklentileri yeniden güçlendiğinde, Bitcoin iki gün içinde %11 civarında toparlanarak 93.000 dolara ulaştı. Bu eğilim, Bitcoin’in fiyatının yalnızca Fed kararlarından değil, aynı zamanda para politikası yönüne dair piyasa algısından, düzenleyici gelişmelerden ve 2025 boyunca değişen likidite koşullarından da etkilendiğini gösteriyor.
2025’te geleneksel finans piyasaları ile kripto para fiyatları arasında 0,8 seviyesinde kayda değer bir korelasyon oluştu; bu gelişme dijital varlıkların portföylerdeki rolünü kökten değiştirdi. Bu güçlü pozitif korelasyon, Bitcoin ve diğer kripto paraların artık büyük ölçekli hisselerle, özellikle teknoloji şirketleriyle paralel hareket ettiğini ve bağımsız, ilişkisiz varlıklar olmaktan çıktığını gösteriyor.
| Varlık Sınıfı | Bitcoin ile Korelasyon | Dönem |
|---|---|---|
| ABD Teknoloji Hisseleri | 0,8 | 2022-2024 |
| Geleneksel Finans Piyasaları | 0,8 | 2025 |
| S&P 500 Büyük Ölçekli | Yüksek Uyumluluk | Güncel |
Bu değişimin temel nedeni, Bitcoin ETF’lerinin kurumsal yatırımcılar tarafından benimsenmesi ve şirketlerin dijital varlık portföylerini artırmasıdır. Bitcoin ETF’leri ABD piyasasına sunulunca, korelasyon katsayıları dikkat çekici biçimde yükseldi ve kurumsal yatırımcıların erişimi kolaylaştı. Kripto paraların geleneksel portföylere dahil edilmesi, onları alternatif varlık olmaktan çıkarıp spekülatif hisse senetlerine dönüştürdü.
Bu nedenle, Bitcoin’in portföy çeşitlendirmesi sağlayan, korelasyonsuz varlık olma özelliği büyük ölçüde zayıfladı. 0,8’lik korelasyon katsayısı, piyasalarda riskten kaçış veya düşüş dönemlerinde kripto paraların artık koruma sağlamadığını gösteriyor. Artık makroekonomik gelişmelere, faiz beklentilerine ve piyasa algısına karşı daha hassaslar; geleneksel hisse senetleri gibi tepki veriyorlar ve alternatif yatırım işlevleri geriliyor.
2025’te kripto para piyasası, makroekonomik belirsizlik ve politika şoklarının derin etkisiyle olağanüstü bir oynaklık yaşadı. Ekim 2025’teki tasfiye dalgası, Çin ithalatına uygulanan gümrük vergisi açıklamalarının dijital varlık piyasalarında anında yankılanmasıyla bu sürecin tipik örneği oldu. Bu olay, kalıcı volatiliteye neden oldu ve varlıklar arası bulaşıcılık, hem kripto hem de geleneksel finans piyasalarındaki kayıpları artırdı.
Temel makroekonomik göstergeler, fiyat hareketlerinin ana tetikleyicisi haline geldi. GSYİH büyüme oranları, enflasyon verileri ve faiz kararları kripto para değerlerini doğrudan etkiledi; TÜFE açıklamaları ile dijital varlık performansı arasında güçlü bir bağ gözlemlendi. Bu makroekonomik faktörler ile kripto piyasaları arasındaki etkileşim, sistemik risk endişelerini artırdı.
Piyasa kaldıraç oranları, bu dalgalı süreçte rekor seviyelere ulaştı. Kripto teminatlı krediler 2025’in üçüncü çeyreğinde rekor seviye olan 40.99 milyar dolara yükseldi; bu, ikinci çeyreğe göre %54,84 artış anlamına geliyor. Merkezi finans platformları da dahil edildiğinde toplam kripto teminatlı borç bakiyesi 65.37 milyar dolara çıkarak, 2021’in dördüncü çeyreğindeki 53.44 milyar dolarlık zirveyi 11.93 milyar dolar aştı. Yükselen kaldıraç, makroekonomik şoklar karşısında aşağı yönlü riskleri artırarak, piyasada zincirleme tasfiye dalgalarına ve ekosistemin dengesizleşmesine yol açıyor.
Evet, NEAR coin’in geleceği oldukça parlak. Merkeziyetsiz uygulamalar için önde gelen blockchain olan NEAR; güvenli ve ölçeklenebilir mimarisi, aktif geliştirici topluluğu ve artan benimsenme oranı ile Web3 ekosisteminde uzun vadeli başarı için güçlü bir konuma sahip.
NEAR’ın yakın zamanda 100 dolara çıkması beklenmiyor. Güncel analizler, %4.000’in üzerinde bir yükseliş gerektiğini gösteriyor ve çoğu piyasa değerlendirmesi böyle bir ihtimali öngörmüyor.
NEAR coin, NEAR Protocol’ün yerel token’ıdır; ölçeklenebilir bir blockchain platformu üzerinde çalışır. NEAR ekosisteminde işlem ücretleri, staking ve yönetişim için kullanılır; merkeziyetsiz uygulamalar ve akıllı sözleşmelerin çalışmasını sağlar.
Solana, işlem hacmi ve popülarite açısından NEAR’ın önünde; özellikle NFT alanında öne çıkıyor. 2025 itibarıyla kripto piyasasında genel kanı, Solana’nın NEAR’a göre daha üstün olduğu yönünde.










